‘Bir Alex değil” sözünü bilir misiniz? Futbolla ilgilenenlerin kesin bildiği, ilgilenmeyenlerin de çoğunun duyduğu bir sözdür. Bir döneme damgasını vuran, dillere pelesenk olan, halen de ara ara kulağımıza çalınmakta olan sözden öte bir tanımlamadır.
Evet söz bilinir, birileri söylemiştir, bir yerlerden duyulmuştur da bu söz nerden çıktı, ilk kim telaffuz etti pek bilinmez. Lafı uzatmadan direk konuya gireyim. Bu söz Fenerbahçe’nin şeytan lakaplı efsanevi futbolcusu Rıdvan Dilmen’e aittir.
Rıdvan Dilmen tarafından lügatımıza eklenmiş bu replik, ”iyi olan fakat mükemmel olmayan” her şey için kullanır. Tabiri caizse Rıdvan Dilmen’in ”futbolcu karşılaştırmalarında kullandığı ölçü birimidir.”
Kült Bir Tabir Haline Geldi.
Genelde Guntekin Onay’in “hocam şu oyuncu için ne diyorsunuz, harika oynadı bugün” minvalindeki yerden ortasina, gelisine çaktığı yorum silsilesinin sonunu bağladığı kült bir tabirdir.
Bazen de telefonla bağlanan izleyicilerin X nasıl bir futbolcu diye soru sorup Rıdvan Dilmen’nin onca laf edip arkasından “iyi futbolcu ama bir Alex değil” diye yanıtladığı spor programından bahsediyorum. NTV de yayınlanan %100 Futbol programı. Söylemeden geçemeyeceğim son yıllarda ara ara da olsa seyrettiğim tek spor programıdır.
Yöneticilerinin ”Yüksek Ücret İsteyen Oyuncular İçin Uyguladığı Ücret Baremi” oldu.
ama
Arda: Bir Alex değilim. Alex çok büyük bir futbolcu
Alex çok büyük bir futbolcu; ben onun kadar gol atamam, yapamam, beceremem bu işleri. Ama oyunu yönlendirme konusunda çok iyi işler yaptığımı düşünüyorum. Alex, Türkiye’de oynanması gerektiği gibi oynuyor. Nasıl eleştirilebilir Alex, leblebi gibi gol atıyor adam. Alex’ten top kapmak mümkün mü?
Salih Uçan: “10 numarayı elbette çok istiyorum, ama şu an için hak etmiyorum çünkü bir Alex değilim.“
Yıllardır dillere pelesenk olan bu söz Puma tarafından t-shirt yapıldı
Nihayetinde kitabı çıktı, “Bir Alex değilim” İstiklal Akarsu yazmış.
Dizüstü Edebiyat’ın son mucizesi! Unutulmayacak bir karakter!
“1.87 boy, 50 cm en, çaprazlama 1.96. Gözlerim kahve, göbeğim bombe, baldırım flörtöz.”
Hızı hiç kesilmeden devam eden, her kitabı merakla beklenen Dizüstü Edebiyat serimizin son kitabı, Bir Alex Değilim; gülmeyi , eğlenmeyi seven okurlara yeni nesil mizahın en iyi örneklerinden birini sunuyor. Tanıtım Bülteninden.
Kim Milyoner Olmak İster Programında Soruldu.
Birinin başarılı olduğu ancak mükemmel olmadığını belirtmek için günümüzde kullanılan popüler söz hangisidir?
A – Bir Alex değil
B – Bir Drogba değil
C – Bir Quaresma değil
D – Bir Fernandes değil
Futbol 10’suz da Futbol Ama Bir Alex Değil
Bu da iyiymiş…
Alex %100 Futbol Programında
Alex, ”bir Alex değil” sözünün doğduğu %100 Futbol programına katılıp Güntekin Onay ve Rıdvan Dilmen’in sorularını yanıtladı. Keyifli bir program oldu.
Fenerbahçe’yi Kanatlanıp Uçurdu.
2004 yılında Fenerbahçe’ye transfer oldu. Çıktığı 245 maçta Sarı Lacivertli taraftarlar için adeta efsaneleşen Alex, 136 kez rakip ağları havalandırmayı başardı.
Fenerbahçe’de geçirdiği 8 sezonda 2004-05, 2006-07 ve 2010-11 sezonlarında Süper Lig, 2007 ve 2009 senelerinde Türkiye Süper Kupası, 2011-12 sezonunda da Türkiye Kupası birincilikleri elde etti.
2013 senesinde ülkesindeki önemli kulüplerden Coritiba’ya transfer olan Alex, 2014 senesinde jübile yaparak futbolculuk kariyerini noktaladı.
Ayrıca Alex, 1998-2005 yılları arasında Brezilya Milli Takımı forması giydi. Burada forma şansı bulduğu 49 maçta 12 kez rakip ağları havalandırmayı başardı.
Heykeli Dikildi
“Çok güldüm, çok eğlendim, çok korktum ama hepsinden öte, bulutların üstünde yürüdüm. Kan, ter ve gözyaşı verdim. Hiçbirinden pişman değilim.”
Alex de Souza, maestrosu olarak anıldığı futbolu bu sözlerle bıraktı. Vedasını Türkiye’de etmese de ne o buraları, ne buralar onu unutabildi.
Dünyanın en iyi futbolcusu değildi. Türkiye’de forma giyen gelmiş geçmiş tüm yabancı futbolcular içinde ondan daha iyi olanlar da vardı belki… Peki neydi Alex’i diğerlerinden farklı kılan?
Bunun birçok nedeni olabilir elbette. Biz aklımıza gelenleri burada sıraladık.
Türkiye’de kaldığı süre boyunca “Türkçe öğrenmeye çalışması, tüm mesajlarını Türkçe paylaşması”dır dedik belki, bu sempatinin ana nedeni. Takımına değil kulübüne yürekten bağlılığı gönlümüzü çeldi.
Ya da pek çok futbolcunun aksine şatafatlı bir hayat yaşamak yerine mütevazı olması, hayranlarına özellikle çocuklara karşı hep içten ve tatlı davranması ile gönlümüze girdi.
En önemlisi mağdur da olsa hiç farklı davranmadı o. Hep mağrur, hep kibar, hem tevazu sahibiydi.
Belki biri, belki hepsi, belki daha da fazlası… Türkiye Alex’i çok sevdi. Sadece biz Fenerbahçe’ler değil, herkes saygı duydu. Heykelini diktik. O yüzden en beğendiğimize bile süper ama bir Alex değil dedik.
Son Söz…
Alex, Fenerbahçe macerasının son anına kadar performansını hep yuksek tutmayı başardı. Ve kendisine Alex artık bir Alex değil dedirtmeden yeşil sahalara veda etti.
Son yıllarda yapılan transferlere bakınca hiç umudum yok ama, biz Fenerbahçe’ye bir Alex daha gelme ihtimalini içimizde hep diri tutacağız.
Herkesin
Bir umudu vardır
Bir savaşı
Bir acısı
Bir yalnızlığı
Bir hüznü.
Herkesin bir gideni vardır
Bir türlü uğurlayamadığı…
Derin Hikayeler 